Yapılan ameliyattan ziyade verilen genel anestezinin riskleri ve yan etkileri konuşulur daima. Peki neden bu kadar üstünde durulur ? Genel anestezi merkezi sinir sistemini baskılayarak öncelikle bilinç kaybı ve ağrı acı hissiyatının geçici olarak yok olmasını sağlar. Bunu yaparken beynin yönetimindeki hayati organlar, kan basıncı, hormon dengesi gibi parametrelerde değişimler ortaya çıkabilir. Bu sistemlerde önceden ortaya çıkmış hastalıklar varsa genel anestezi ölümcül ataklara yol açabilir. Tansiyon değişikliği, kalp ritm bozuklukları oldukça sık bozulur. O yüzden anestezi uzmanı doktor aynı zamanda reanimasyon eğitimide alarak ihtisas tamamlayan hekimlerdir ve bu regülasyon bozukluklarına medikal tedavilerle müdahale edebilirler.
Bunun dışında genel anestezi altta yatan birçok kronik hastalıkta ani alevlenmelere yol açarak hayatı tehtid edebilir. Diabetli hastalarda kan şeker seviyesi değişimleri ile hiperglisemi veya hipoglisemi atakları olabilir. Böbrek yetersizliklerinde kanda potasyum artışı ve diğer elektrolitlerin dengesizliği ve bunların yaşamsal yan etkileri olabilir. Epileptik hastalıklarda anestezi gazları ve ilaçlarına bağlı nöbet geçirme durumları sık görülür. Bronşial astım hastalığında yine anestezi gazlarının bronşial tahrişine bağlı bronkospazm ve astım nöbeti tetiklenebilir. Koroner kalp hastalarında kan oksijen satürasyonu düşmelerinde infarktüs riski ortaya çıkabilir.
Genel anestezinin mekanik yan etkileri ise entübasyona bağlı laringeal ödem , glottis zedelenmesine bağlı post-op stridor ve vokal sorunlar olabilir. Entübasyon tüpünün trakeadaki tahrişi post op trakeit ve lümen daralması olarak karşımıza çıkabilir. Mekanik ventilasyona bağlı amfizem, atalektazi, akciğerdeki mevcut eski büllerin patlamasına bağlı pnömotoraks gibi hayati sorunlar olabilir.
Genel anestezinin tüm yan etkileri ve riskleri göz önüne alınınca ancak hayati bir sebep için uygulanması gerekeceği açıktır. Keyfi ameliyatlarda veya lokal anestezi seçeneği olan cerrahi müdahalerde genel anestezi tercih etmek bu riskleri gereksiz yere üstlenmektir.
Bunun dışında genel anestezi altta yatan birçok kronik hastalıkta ani alevlenmelere yol açarak hayatı tehtid edebilir. Diabetli hastalarda kan şeker seviyesi değişimleri ile hiperglisemi veya hipoglisemi atakları olabilir. Böbrek yetersizliklerinde kanda potasyum artışı ve diğer elektrolitlerin dengesizliği ve bunların yaşamsal yan etkileri olabilir. Epileptik hastalıklarda anestezi gazları ve ilaçlarına bağlı nöbet geçirme durumları sık görülür. Bronşial astım hastalığında yine anestezi gazlarının bronşial tahrişine bağlı bronkospazm ve astım nöbeti tetiklenebilir. Koroner kalp hastalarında kan oksijen satürasyonu düşmelerinde infarktüs riski ortaya çıkabilir.
Genel anestezinin mekanik yan etkileri ise entübasyona bağlı laringeal ödem , glottis zedelenmesine bağlı post-op stridor ve vokal sorunlar olabilir. Entübasyon tüpünün trakeadaki tahrişi post op trakeit ve lümen daralması olarak karşımıza çıkabilir. Mekanik ventilasyona bağlı amfizem, atalektazi, akciğerdeki mevcut eski büllerin patlamasına bağlı pnömotoraks gibi hayati sorunlar olabilir.
Genel anestezinin tüm yan etkileri ve riskleri göz önüne alınınca ancak hayati bir sebep için uygulanması gerekeceği açıktır. Keyfi ameliyatlarda veya lokal anestezi seçeneği olan cerrahi müdahalerde genel anestezi tercih etmek bu riskleri gereksiz yere üstlenmektir.
Yorum yap