Rusya'da ineklere sanal gerçeklik gözlüğü takmışlar. Kendini uçsuz bucaksız yemyeşil bir ovada sanan ineklerin süt kalitesi ve miktarı artmış.
İçim ezildi. İneklerin matrix'idir bu.
Okumayan, eğitimi olmayan, çağın gerisine düşen ve gitgide fakirleşen milyonlarca insan geldi aklıma. Gitgide bozulan gelir dengesini düşündüm. İlk yüzde 1 ile son yüzde 1 arasındaki uçurum her geçen gün büyüyor. Kapitalizm, zemininde yeşertiği zenginlik ve teknoloji yanında yarattığı olağanüstü fakirlik için sosyal devlet adlı yerel çareler dışında bir çözüm üretmiyor. Her gün açlıktan ölen insanlar var. Ona gelmeden daha, en zengin ülkelerin en zengin şehirlerinde sokakta yatanlar var.
Çocuklarımızın mutlaka okuması gerek. Mutlaka nitelikli bilgi ile donanması gerek. Mutlaka nitelikli üretim yapabilecek donanıma sahip olması gerek. Matrix yola çıktı ve insanlığı çocuklarımız kurtaracak….
Pudendal nervus konusunda cerrahisi
Ve tedavisi üzerinde uzmanlaşmış bir isme ihtiyacımız var
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın son açıklamaları ile tekrar alevlenen şehir hastaneleri tartışmalarına Kayseri Devlet Hastanesi Eski Başhekimi Op. Dr. Yunus Yıldızkan’da sosyal medyadan yayınladığı yazı ile katıldı.
Bursada da açıldı şehir hastanesi, önce hastalar çok güzel dedi “trio” ile karşılanıyorlarmış ama “sistemler çalışmıyormuş”😞Sonra kirli sular bastı idari birimleri, suçu annelere attılar “çocuk bezlerini tuvalete attılar” dediler. Kıdemli personel bir bir istifa etmeye başladı, yerine hiç sorumluluk almak istemeyen, kırağı çalmamış gençler geliyor. Velhasıl hastalar çok mecbur olmadıkça gitmiyor, şehir içinde kalan 2-3 hastaneye ve asm lere yığılıyorlar😞
Bu yazım antibiotiğin ne kadar zarlı olduğu üzerine, Soner Yalçın’a ithaf olunur…
New York’ta yaşayan 12 yaşında bir çocuk Rory... Bir basket antremanında kolu çizilir, antrenörü de üzerine bir bant yapıştırıp eve yollar. İki gün sonra ateşi çıkar, kolu ağrır, karnı ağrır,... Rory pediatristine gönderilir, karın ağrısı da olduğu için viral gastroenterit prodromu düşünür, hastanede sıvı verilir ve eve yollanır... Rory evde daha da kötüleşir, ateşi düşmez ve bilinç bulanıklığı başlar. Tekrar hastaneye gider, Rory sepsistir!
Kolundaki çizik yerinde oluşan streptokok deri enfeksiyonundan sepsise girer ve 2 gün sonra yoğun bakımda ex olur.
Rory erken tanı konulup antibiyotik başlanmadığı için kaybedilmiştir. Hem pediatristi tarafında hem de hastanede atlanmıştır.
Çocuklara antibiyotik başlarken en az on defa düşünüyoruz. Evet, gereksiz kullanmayalım, ama gerektiğinde kullanmalıyız!
Bu olaydan sonra New York’taki bütün hastanelere, sepsisin erken tanı ve tedavisi için protokol hazırlama zorunluluğu getirildi.
Bu protokole de “Rory’s Regulations” aşı verildi…
Bu olayın legal yönünü takip etmediğim için hangi doktor ne kadar ceza aldı bilmiyorum.
Antibiyotik zehir değildir, doğru ve zamanında kullanılırsa hayat kurtarır…
Ama Ben antibiotiği vereyim, enfeksiyonun odağını gidip o bulsun derse hekim, o zaman gereksiz ve yanlış olur…
Enfeksiyon uzmanları olarak, direnç nedeniyle antibiyotiklerin gereksiz ve uzun kullanımını engellemek son dönemdeki en büyük uğraşımız. Ama etkinliğini tartışmak şaka gibi ….
Burada kimse kimsenin öğrencisi değil kimse kimsenin de öğretmeni değil. Okulda bile tanımadığım insanların üst perdeden konuşmaları hiç yakışık değil. En azından asgari nezaketi birbirimize gösterelim lütfen Buna tanımadığın insanlara ayar vermek de dahil olmalı.
bir arkadaşımızın babasına dil altı malign tm tanısı kondu cerrahi için hekim öneriniz olur mu ? Prof Dr Çetin Vural. Acıbadem Kadıköy hastanesi. Baş boyun tümör cerrahisinde çok başarılı
Prof dr Bayram veyseller bas boyun tm cerrahi iyidir.
Çapa KBB Prof. Dr. İsmet. Boyun cerrahi alt ihtisası var
Birkaç gündür burada aşılar ve antibiyotik üzerine tartışıyoruz, bu da çok doğal, hepimiz hekimiz.
Çok farklı ve hatta çok aşırı uç fikirlere sahibiz.
Ben de 25 yıldır aktif olarak yaptığım iş üzerine konuşuyorum, bildiğim ve inandığım şeyleri savunuyorum.
Sizinle farklı fikirleri savunmak yüksek perdeden konuşmak ya da öğretmenlik taslamak anlamına gelmez.
En son Cenk’e bir cevap yazdım, çünkü cevabı benim mesajım üzerine yapılmış bir sarkazmdı bana göre. Eğer öyle ise veya değilse bunu bana Cenk söyler, buradan tanıdığım kadarıyla cevabını esirgemeyen bir arkadaş.
Taner söyler misin Allahaşkına burada yüksek perdeden konuşan ve öğretmenlik taslayan mesajlar kim ne zaman yazmış?
Dönüp baktım, senin hiçbir mesajına cevap yazmamışım.
En son Cenk’e yazdığım mesajdan hemen sonra bunu yazdığına göre hedef benim.
Fatma benim okulun ilk günlerinden beri tanıdığım ve sevdiğim bir arkadaşımdır Mesleğini etik değerlerini koruyarak mükemmel yapan gurur duyduğum meslekdaşımdır Ve entellektüel seviyesi giderek artmaktadır Bilgisini bizlerle paylasmasını ayar vermek olarak yorumlamamalıyız Birlikte çok güzeliz Kimse ayrılmasın bu gruptan
Fatma hanımı okuldan hiç hatırlamıyorum lakin pozt bilim olduğunu inandığım tıp mesleği ne ışık tutan yazilarina bir kadin hast dogum uzmani olarak katiliyorum. Anlamadigim tıbbı araştırmalar sonucu genel kabul görmüş uygulamaları son 17 yıldır ulema ya soralim mantığında tartışılmasını hiç mi hiç anlamıyorum.
Bana göre karşılıklı saygı ve sevgiyi ve de ait olma duygusunu yaşatmak buna zarar gelmesini önleme adına belki de bazılarında okuyamayacağım kadar mesaj alma endişeni önleme adına kısaca grubun yıpranmaması düşüncesiyle daha formal grup olabilir. Diğer grup ta açık kürsü gibi herkesin her konuda konuşacağı. Tabi bir öneriydi.
Arkadaşlar , sosyal paylaşım grubuyuz. İsteyen istidiğini yazsın. İstediğini paylaşsın. Kural koyarak zenginleşemeyiz. Saygı çerçevesinde hür bir platform kabul edelim. Tartışmalar zenginliktir. Hakaret olmadığı sürece.
Bence başka bir grup kurmaya veya kurulmuş inaktive bir grubu aktive etmeye gerek yok. lu olmaktan bir haz duyuyorsak(bizi birbirimize bağlayan en büyük ve en önemli bağ) birbirimizi kırmadan ,bize ters gelen farklı görüşlere saygı ve tahammül gösterip, alaycı(en kötüsü)yaklaşmadan,gruptan ayrılmadan,mümkünse ayrılanları da tekrar davet ederek(samimi olanlar aracılığı ile)devam etmeliyiz. Aksi takdirde biz olarak neden birlikteyiz ?
Burada bilimsel tartışmalara uzmanlık alanında söz söyleyenlere elbette itirazımız olamaz. Ancak yaptığım bir espri yukarıdaki alıntı ile yanıtlanmıştır. Cevabım da bunadır. Üstelik yanlış anlama varsa bu düzeltme yoluna gidilmemiş gruptan çıkmak isteyeni zorla tutmuyoruz denilmiştir. Konuyu uzatmak niyetinde değilim sadece olayın nedeninin bilinmediğini gördüm açıklama getirmek istedim.
Başka bir gruba gerek yok. Denendi ve olmadı hepimiz yeterince yoğun çalışıyoruz zaten çoğu zaman burdaki yazışmaları bile kaçırıyoruz Lütfen alınganlık yapıp ayrılmalara gerek yok. Hepimiz birbirimizin fikirlerine katılmasakta saygı duymak zorundayız. Herkes fikrini,bilgisini tecrübesini kendi aramızda bile paylaşamazsak nasıl birlik olacağız
Grup ayırma olayı iyi işlemiyor ve bölünme her zaman güç kaybı yaratıyor... Her şey için tek bir grubu destekliyorum ben... Her konuda herkesin serbest fikir paylaşımını da destekliyorum... Hepsini okuyor, keyif alıyorum. Katılsam da katılmasam da…
17-25 aralik olaylarinin , mit tirlarinin durdurulmasinin,berkin elvanin oldurulmesinin , burokratlarin ses kayitlarinin yayinlanmasinin , 301 madencinin suikastla(!) oldurulmesinin ardinda tamamen dis kuvvetler var demek bu olaylarda hukumeti temize cikarmaktir bu yazinin amaci da bu ..Neticede yandan bir medya yazarindan ne bekliyoruz ?
doğrusuyla yanlışıyla burada olmak çok güzel . hayat boyu acillerde silah çekildi futboldayken belki tüm camia yeri geldi küfretti bunları kaldırdım . bir arkadaşım hernederse desin yeter ki buradan sesin . inanıyorum her bakış açısı ayrı güzel . yerim burası yerimiz burası …
“Ulkemizde kimsenin asi yaptirma zorunlulugu yoktur” demek buyuk bir gaftir ki saniyorum gercekte de yok , olmamasi ise tamamen celiskidir simdi asi yaptiranlar madem zorunluluk yok demek ki olmasa da oluyor suphesi icinde olmayacak mi ? Yaptirmayan kisiler neye guvenerek asi yaptirmiyor kimbilir belki de saglik bakanliginin bu rahatligi yuzunden ..
Maalesef ülkemizde bağışıklama ile ilgili yasal mevzuatta zorunluluk yok. İnsan hakları yönünden de dünyada zorunluluk tartışma konusu. Sağlık bakanlığını savunmak gibi bir niyetim yok. Aman yanlış anlaşılmasın. Bakanlık açıklamasının gelişimi şöyle oldu. Soner Yalçın teketek programında ısrarla dünyada örneği yok, Türkiye’de 15 aşıyı yaptırmak zorunlu, dayıyorlar çocuklara 15 aşıyı diye ısrarlı konuşunca, programın sonunda sağlık bakanlığından aşı yaptırma konusunda yasal zorunluluk yoktur diye bir açıklama geldi. Soner Yalçın’ı düzeltme amaçlı idi.
Hem gerçek emmy değil hem de iyi kulis yapolmış Türkiye ve Atatürk aleyhine konuşanlar prim kazanıyor bunlarda çanak oluyorlar ah ülkem ah
Sevgili arkadaşlar. Amcamın eşine Fatih Sultan Mehmet Araştırma Hastanesi önünde araba çarpmış. Aynı hastanenin aciline almışlar. Bir kalçası zaten protezdi, öbürü de kırılmış şimdi ve ona da protez gerekiyormuş. Bu hastanede yardımcı olabilecek bir arkadaşımız var mı acaba? Özellikle ortopedi daha da iyi olur... Halen acilde müşahadede… Striker smith ya da biomed protez bulunamazsa yardımcı olacak ark lar var çok geçmiş olsun tromboemboli profilaksisi yapılması !! acil şifalar
Klinik Şefi Doç. Dr. Barış Yılmaz'a Afssane yardımcı oldu ulaşıldı. Özge üzerinden de Anesteziye ulaşıldı.
İçim ezildi. İneklerin matrix'idir bu.
Okumayan, eğitimi olmayan, çağın gerisine düşen ve gitgide fakirleşen milyonlarca insan geldi aklıma. Gitgide bozulan gelir dengesini düşündüm. İlk yüzde 1 ile son yüzde 1 arasındaki uçurum her geçen gün büyüyor. Kapitalizm, zemininde yeşertiği zenginlik ve teknoloji yanında yarattığı olağanüstü fakirlik için sosyal devlet adlı yerel çareler dışında bir çözüm üretmiyor. Her gün açlıktan ölen insanlar var. Ona gelmeden daha, en zengin ülkelerin en zengin şehirlerinde sokakta yatanlar var.
Çocuklarımızın mutlaka okuması gerek. Mutlaka nitelikli bilgi ile donanması gerek. Mutlaka nitelikli üretim yapabilecek donanıma sahip olması gerek. Matrix yola çıktı ve insanlığı çocuklarımız kurtaracak….
Pudendal nervus konusunda cerrahisi
Ve tedavisi üzerinde uzmanlaşmış bir isme ihtiyacımız var
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın son açıklamaları ile tekrar alevlenen şehir hastaneleri tartışmalarına Kayseri Devlet Hastanesi Eski Başhekimi Op. Dr. Yunus Yıldızkan’da sosyal medyadan yayınladığı yazı ile katıldı.
Bursada da açıldı şehir hastanesi, önce hastalar çok güzel dedi “trio” ile karşılanıyorlarmış ama “sistemler çalışmıyormuş”😞Sonra kirli sular bastı idari birimleri, suçu annelere attılar “çocuk bezlerini tuvalete attılar” dediler. Kıdemli personel bir bir istifa etmeye başladı, yerine hiç sorumluluk almak istemeyen, kırağı çalmamış gençler geliyor. Velhasıl hastalar çok mecbur olmadıkça gitmiyor, şehir içinde kalan 2-3 hastaneye ve asm lere yığılıyorlar😞
Bu yazım antibiotiğin ne kadar zarlı olduğu üzerine, Soner Yalçın’a ithaf olunur…
New York’ta yaşayan 12 yaşında bir çocuk Rory... Bir basket antremanında kolu çizilir, antrenörü de üzerine bir bant yapıştırıp eve yollar. İki gün sonra ateşi çıkar, kolu ağrır, karnı ağrır,... Rory pediatristine gönderilir, karın ağrısı da olduğu için viral gastroenterit prodromu düşünür, hastanede sıvı verilir ve eve yollanır... Rory evde daha da kötüleşir, ateşi düşmez ve bilinç bulanıklığı başlar. Tekrar hastaneye gider, Rory sepsistir!
Kolundaki çizik yerinde oluşan streptokok deri enfeksiyonundan sepsise girer ve 2 gün sonra yoğun bakımda ex olur.
Rory erken tanı konulup antibiyotik başlanmadığı için kaybedilmiştir. Hem pediatristi tarafında hem de hastanede atlanmıştır.
Çocuklara antibiyotik başlarken en az on defa düşünüyoruz. Evet, gereksiz kullanmayalım, ama gerektiğinde kullanmalıyız!
Bu olaydan sonra New York’taki bütün hastanelere, sepsisin erken tanı ve tedavisi için protokol hazırlama zorunluluğu getirildi.
Bu protokole de “Rory’s Regulations” aşı verildi…
Bu olayın legal yönünü takip etmediğim için hangi doktor ne kadar ceza aldı bilmiyorum.
Antibiyotik zehir değildir, doğru ve zamanında kullanılırsa hayat kurtarır…
Ama Ben antibiotiği vereyim, enfeksiyonun odağını gidip o bulsun derse hekim, o zaman gereksiz ve yanlış olur…
Enfeksiyon uzmanları olarak, direnç nedeniyle antibiyotiklerin gereksiz ve uzun kullanımını engellemek son dönemdeki en büyük uğraşımız. Ama etkinliğini tartışmak şaka gibi ….
Burada kimse kimsenin öğrencisi değil kimse kimsenin de öğretmeni değil. Okulda bile tanımadığım insanların üst perdeden konuşmaları hiç yakışık değil. En azından asgari nezaketi birbirimize gösterelim lütfen Buna tanımadığın insanlara ayar vermek de dahil olmalı.
bir arkadaşımızın babasına dil altı malign tm tanısı kondu cerrahi için hekim öneriniz olur mu ? Prof Dr Çetin Vural. Acıbadem Kadıköy hastanesi. Baş boyun tümör cerrahisinde çok başarılı
Prof dr Bayram veyseller bas boyun tm cerrahi iyidir.
Çapa KBB Prof. Dr. İsmet. Boyun cerrahi alt ihtisası var
Birkaç gündür burada aşılar ve antibiyotik üzerine tartışıyoruz, bu da çok doğal, hepimiz hekimiz.
Çok farklı ve hatta çok aşırı uç fikirlere sahibiz.
Ben de 25 yıldır aktif olarak yaptığım iş üzerine konuşuyorum, bildiğim ve inandığım şeyleri savunuyorum.
Sizinle farklı fikirleri savunmak yüksek perdeden konuşmak ya da öğretmenlik taslamak anlamına gelmez.
En son Cenk’e bir cevap yazdım, çünkü cevabı benim mesajım üzerine yapılmış bir sarkazmdı bana göre. Eğer öyle ise veya değilse bunu bana Cenk söyler, buradan tanıdığım kadarıyla cevabını esirgemeyen bir arkadaş.
Taner söyler misin Allahaşkına burada yüksek perdeden konuşan ve öğretmenlik taslayan mesajlar kim ne zaman yazmış?
Dönüp baktım, senin hiçbir mesajına cevap yazmamışım.
En son Cenk’e yazdığım mesajdan hemen sonra bunu yazdığına göre hedef benim.
Fatma benim okulun ilk günlerinden beri tanıdığım ve sevdiğim bir arkadaşımdır Mesleğini etik değerlerini koruyarak mükemmel yapan gurur duyduğum meslekdaşımdır Ve entellektüel seviyesi giderek artmaktadır Bilgisini bizlerle paylasmasını ayar vermek olarak yorumlamamalıyız Birlikte çok güzeliz Kimse ayrılmasın bu gruptan
Fatma hanımı okuldan hiç hatırlamıyorum lakin pozt bilim olduğunu inandığım tıp mesleği ne ışık tutan yazilarina bir kadin hast dogum uzmani olarak katiliyorum. Anlamadigim tıbbı araştırmalar sonucu genel kabul görmüş uygulamaları son 17 yıldır ulema ya soralim mantığında tartışılmasını hiç mi hiç anlamıyorum.
Bana göre karşılıklı saygı ve sevgiyi ve de ait olma duygusunu yaşatmak buna zarar gelmesini önleme adına belki de bazılarında okuyamayacağım kadar mesaj alma endişeni önleme adına kısaca grubun yıpranmaması düşüncesiyle daha formal grup olabilir. Diğer grup ta açık kürsü gibi herkesin her konuda konuşacağı. Tabi bir öneriydi.
Arkadaşlar , sosyal paylaşım grubuyuz. İsteyen istidiğini yazsın. İstediğini paylaşsın. Kural koyarak zenginleşemeyiz. Saygı çerçevesinde hür bir platform kabul edelim. Tartışmalar zenginliktir. Hakaret olmadığı sürece.
Bence başka bir grup kurmaya veya kurulmuş inaktive bir grubu aktive etmeye gerek yok. lu olmaktan bir haz duyuyorsak(bizi birbirimize bağlayan en büyük ve en önemli bağ) birbirimizi kırmadan ,bize ters gelen farklı görüşlere saygı ve tahammül gösterip, alaycı(en kötüsü)yaklaşmadan,gruptan ayrılmadan,mümkünse ayrılanları da tekrar davet ederek(samimi olanlar aracılığı ile)devam etmeliyiz. Aksi takdirde biz olarak neden birlikteyiz ?
Burada bilimsel tartışmalara uzmanlık alanında söz söyleyenlere elbette itirazımız olamaz. Ancak yaptığım bir espri yukarıdaki alıntı ile yanıtlanmıştır. Cevabım da bunadır. Üstelik yanlış anlama varsa bu düzeltme yoluna gidilmemiş gruptan çıkmak isteyeni zorla tutmuyoruz denilmiştir. Konuyu uzatmak niyetinde değilim sadece olayın nedeninin bilinmediğini gördüm açıklama getirmek istedim.
Başka bir gruba gerek yok. Denendi ve olmadı hepimiz yeterince yoğun çalışıyoruz zaten çoğu zaman burdaki yazışmaları bile kaçırıyoruz Lütfen alınganlık yapıp ayrılmalara gerek yok. Hepimiz birbirimizin fikirlerine katılmasakta saygı duymak zorundayız. Herkes fikrini,bilgisini tecrübesini kendi aramızda bile paylaşamazsak nasıl birlik olacağız
Grup ayırma olayı iyi işlemiyor ve bölünme her zaman güç kaybı yaratıyor... Her şey için tek bir grubu destekliyorum ben... Her konuda herkesin serbest fikir paylaşımını da destekliyorum... Hepsini okuyor, keyif alıyorum. Katılsam da katılmasam da…
17-25 aralik olaylarinin , mit tirlarinin durdurulmasinin,berkin elvanin oldurulmesinin , burokratlarin ses kayitlarinin yayinlanmasinin , 301 madencinin suikastla(!) oldurulmesinin ardinda tamamen dis kuvvetler var demek bu olaylarda hukumeti temize cikarmaktir bu yazinin amaci da bu ..Neticede yandan bir medya yazarindan ne bekliyoruz ?
doğrusuyla yanlışıyla burada olmak çok güzel . hayat boyu acillerde silah çekildi futboldayken belki tüm camia yeri geldi küfretti bunları kaldırdım . bir arkadaşım hernederse desin yeter ki buradan sesin . inanıyorum her bakış açısı ayrı güzel . yerim burası yerimiz burası …
“Ulkemizde kimsenin asi yaptirma zorunlulugu yoktur” demek buyuk bir gaftir ki saniyorum gercekte de yok , olmamasi ise tamamen celiskidir simdi asi yaptiranlar madem zorunluluk yok demek ki olmasa da oluyor suphesi icinde olmayacak mi ? Yaptirmayan kisiler neye guvenerek asi yaptirmiyor kimbilir belki de saglik bakanliginin bu rahatligi yuzunden ..
Maalesef ülkemizde bağışıklama ile ilgili yasal mevzuatta zorunluluk yok. İnsan hakları yönünden de dünyada zorunluluk tartışma konusu. Sağlık bakanlığını savunmak gibi bir niyetim yok. Aman yanlış anlaşılmasın. Bakanlık açıklamasının gelişimi şöyle oldu. Soner Yalçın teketek programında ısrarla dünyada örneği yok, Türkiye’de 15 aşıyı yaptırmak zorunlu, dayıyorlar çocuklara 15 aşıyı diye ısrarlı konuşunca, programın sonunda sağlık bakanlığından aşı yaptırma konusunda yasal zorunluluk yoktur diye bir açıklama geldi. Soner Yalçın’ı düzeltme amaçlı idi.
Hem gerçek emmy değil hem de iyi kulis yapolmış Türkiye ve Atatürk aleyhine konuşanlar prim kazanıyor bunlarda çanak oluyorlar ah ülkem ah
Sevgili arkadaşlar. Amcamın eşine Fatih Sultan Mehmet Araştırma Hastanesi önünde araba çarpmış. Aynı hastanenin aciline almışlar. Bir kalçası zaten protezdi, öbürü de kırılmış şimdi ve ona da protez gerekiyormuş. Bu hastanede yardımcı olabilecek bir arkadaşımız var mı acaba? Özellikle ortopedi daha da iyi olur... Halen acilde müşahadede… Striker smith ya da biomed protez bulunamazsa yardımcı olacak ark lar var çok geçmiş olsun tromboemboli profilaksisi yapılması !! acil şifalar
Klinik Şefi Doç. Dr. Barış Yılmaz'a Afssane yardımcı oldu ulaşıldı. Özge üzerinden de Anesteziye ulaşıldı.
Yorum yap